Kırgızlar
Adlarının menşei ve manâsı hakkında, çeşitli görüşler ileri sürülmüş
olan Kırgızlar, Çin kaynaklarında K’i-ku, Kien-kun adları ile
zikredilmekte ve Hanlardan (Çin'deki 'Han' hanedanı, M.Ö. 206 - M.S.
220) beri mevcudiyetleri bildirilmektedir. Asya Hunları zamanında
kuzey-batıda ******’ın batısında İrtiş Nehri havalisinde bir Türk kavmi
olan Ting-linglerle karışık olarak oturmuşlardır.
Fakat, Kırgızlar, kaynaklarda Türk asıllı gösterilmekte ve tahminen
5-6. asırlarda, Türkleşmiş kavimlerden sayılmaktadır. 6. asır
sonlarında Çin kaynaklarında Hia-kia-sseu diye zikredilen Kırgızların,
Göktürk hakanı Mu-kan zamanında, 560’a doğru, hakanlığa bağlandıktan
sonra, 630-680 arasındaki fetret devrinde, müstakil bir “kagan”a sahip
olmalarından anlaşılıyor. II. Gök-Türk Hakanlığı devrinde tekrar
Gök-Türk idaresine alınan Kırgızlar, Mo-yen-çur Kağan tarafından Uygur
Hakanlığı'na bağlanmış (758), fakat 840 yılında şiddetli bir hücumla,
Uygur devletini yıkarak, Ötüken’de kendi devletlerini kurmuşlardı.
Ancak orada fazla kalamadılar. 920’de bütün Moğolistan’ı ele geçiren
K’i-tanlar (Çin’de Liao sülalesi), Kırgızları Ötüken bölgesinden
çıkartıp, eski yurtlarına sürdüler. K’i-tanlar ve devamları olan
Kara-Hitayların, Yenisey havalisine kadar sokulamadıkları anlaşılıyor.
Cengiz, Moğolistan’ı idaresi altında birleştirmek istediği için, Merkit
ve Naymanlarla olan savaşları sırasında, Kırgızları da itaate almıştır
(1207) ki, bu suretle Kırgızlar, Cengiz Moğollarına itaat eden “ilk
Türk kavmi” oluyorlar. 1217’de Moğollara karşı direnmek istedikleri
için, ertesi yıl, Yenisey’i buz üzerinden geçen, Cengiz’in oğlu Coçi
tarafından tenkil edilen Kırgızların, artık, “hakan”ları olmamıştır.
Tolui ulusuna dahil edilen iki kısım halinde yaşamaya devam ettiler.
Kırgız kavminin, Uygur Hakanlığı’nı yıkarak işgal ettiği Ötüken’de
tutunamayıp, buranın Moğol K’i-tanlara geçmesine ve tam idrak ve
intibak edemediği “Orhun kültürünün ortadan kalkmasına” sebep olmak,
dolayısı ile eski Türk Hakanlar yurdunu, bir daha geri gelmemek üzere
Moğollara intikal ettirmek suretiyle, Türk tarihinde oynadığı menfi
rol, dikkatten kaçmamıştır. Nitekim Karluklar, Ötüken’de Kırgız
hakimiyetini reddetmişlerdir.